Tayland’da Uygur Türkü olan 49 yaşındaki Aziz Abdullah’ın gözaltı merkezinde ölmesi insan hakları örgütlerinden yansımalara neden oldu.
BBC’nin haberine göre Abdullah’ın ölümüyle ilgili açıklama yapan insan hakları örgütleri, gözaltı merkezlerindeki korkunç kurallar nedeniyle Tayland hükümetine tepki gösterdi.
Gözaltı merkezindeki diğer tutuklularla temas halinde olan aktivistler, Abdullah’ın 3 haftayı aşkın süredir hasta olmasına rağmen tedavi edilmediği bilgisini paylaştı.
Dünya Uygur Kongresi Mülteci Merkezi Avustralya Direktörü Polat Sayım, Abdullah’ın sağlık durumu hakkında “Öksürüyor ve kan kusuyordu” dedi. terimini kullandı.
Sayım, gözaltı merkezindeki bir doktorun Abdullah’ı muayene ettiğini ancak “gerçek bir hastalığı” olmadığı gerekçesiyle tedaviye ihtiyacı olmadığını belirtti.
Hastalıktan dolayı bitkin düşerek baygınlık geçirerek hastaneye kaldırılan Abdullah’ın ölüm nedeni akciğer enfeksiyonu olarak gösterildi.
Tayland’daki gözaltı merkezinin korkunç koşullarına ilişkin açıklama yapan People Empowerment Foundation’dan (PEF) Chalida Tacharoensuk, Uygur Türklerinin bulunduğu gözaltı merkezindeki koşulların Türkiye’deki olağan cezaevlerinden çok daha vahim olduğunu savundu. ülke. Tacaroensuk, Uygurlar için daha sağlıklı koşullar talep etti.
Gözaltı merkezinin çok kalabalık olduğuna ve verilen yemeklerin sağlıksız olduğuna dikkat çeken Tacharoensuk, “Hasta olduklarında sadece ağrı kesici ve benzeri ilaçlar veriliyor.” sözünü kullandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden (HRW) Phil Robertson, Abdullah’ın ölümünün Tayland hükümetinin Uygur Türklerini hapsetme politikasının kaçınılmaz bir sonucu olduğunu söyleyerek gözaltı merkezlerindeki kötü temizlik ve beslenme koşullarını eleştirdi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) yetkilileri de Tayland yönetiminin gözaltı merkezindekilerle temasa geçilmesine izin vermediğini belirtirken, Tayland Ulusal İnsan Hakları Kurulu yetkilileri de Uygur Türkleri ile temasa geçmeye çalıştıklarını ifade etti. aylarca tutuklu kaldılar ama yönetimin sertliğiyle karşılaştılar.
Gelen yansımaların ardından gözaltı merkezlerine ziyaretlere izin vereceğini açıklayan Tayland hükümeti, ülkedeki onbinlerce mülteci ve sığınmacının sağlık durumlarının uyumlaştırılması için BM ile işbirliği sözü vermişti.
Abdullah’ın naaşı Taylandlı Müslüman cemaati tarafından teslim alınarak Bangkok’taki bir caminin mezarlığına defnedildi.
Hamile eşi, 7 çocuğu ve kardeşleriyle Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nden yola çıkan Abdullah, 2013’te 350’den fazla sığınmacıyla birlikte Tayland’da tutuklanmıştı.
